Amerikan sinema tarihinin en şiddet dolu filmlerinden biri olarak nitelenen, ve ünlü yönetmen Quentin TarantinoÂ’nun ‘ikiye böldüğü’ merakla beklenen yapıtı ‘Kill Bill’in ilk bölümü sinemalarda. Toplam süresi 3 saati bulan filmini kesmek istemeyen Tarantino, geçtiğimiz Temmuz ayında, şoke edici bir kararla Kill Bill’i ikiye böldüğünü açıkladı. Tek bir film için yola çıkılan proje, bu şekilde 2 ayrı film olarak vizyona çıkacak bir hal aldı. Böylelikle hem filmin süresi sinema seyircilerini yormayacak bir uzunlukta kaldı, hem de Tarantino filminden hiçbir sahneyi feda etmemiş oldu.
FİLMİN KONUSU Gişede büyük başarı sağlayan ve Oscar’a aday olması beklenen filmin konusu şöyle: “Bir zamanlar kadınlardan oluşan bir suikast timinin başkanı olan gelin (Uma Thurman), gruptaki diğer elemanların ona karşı gelmesiyle, tam da nikah gününde korkunç bir saldırıya uğrar.
Uma Thurman (Gelin/Black Mamba)
Başını kocası Bill’in (David Carradine) çektiği suikastçılar timi onu ölüme terk ederler. Ancak gelin ölmez ve beş yıl komada kaldıktan sonra intikam için geri döner.”
Filmin senaryosu da yönetmen ve yapımcı Tarantino tarafından yazıldı. Tarantino, çektiği ilk film olan Reservoir Dogs ile sinema çevrelerinin ilgisini çekmiş, ikinci filmi Pulp Fiction bir kült film statüsüne yükselmiş ve ardından üçüncü filmi ‘Jackie BrownÂ’dan sonra uzun bir süre film çek(e)memişti.
ABD’li yönetmenin, başka 3 yönetmenle birlikte birer öyküyü filme çekerek oluşturdukları Four Rooms adlı bir film de mevcut. Ayrıca True Romance filminin senaryosunu yazmış, fakat filmi çekmek yönetmen Tony Scott’a kısmet olmuştu.
Hikayesini yazdığı bir başka film ise Natural Born Killers oldu. Bu filmi de Oliver Stone çekti. Tarantino kendi yazdığı bu senaryoları kendi çekmek istediyse de o zamanlar yeterince ünü ve parası olmadığı için yazdıklarını satmak zorunda kalmıştı. Ama arkadan, artık herkesin ezberlediği filmleri geldi. Aslında Tarantino kendisini oyuncu olarak da önemsemekte fakat maalesef bu konudaki yeteneği senaristliği ve yönetmenliğindeki kadar iyi değil.
YAPIM HAKKINDA
Tam beş yıl aradan sonra yeni bir Quentin Tarantino filmiyle karşı karşıyayız. Tarantino ismi günümüz sineması için o kadar önemli ki, filmin ABD’deki satış cümlesi sadece Tarantino’nun dördüncü filmi Kill Bill Volume 1, 2003 sezonunun en çok beklenen yapımlarından. Pulp Fiction’da hikaye akışını izlemeyen bir kurguyu seçen Tarantino, bu son filminde de hikayesini bölümler şeklinde anlatmayı seçmiş.
Kill Bill, bir roman gibi bir çok ayrı bölümden oluşuyor. Üç saati bulan yapımı ikiye bölmek de bu şekilde daha kolay olmuş. Kill Bill, ikinci filmde kaldığı yerden devam edecek. Bu romanımsı yapı, filmin adına bile yansıyor. İki bölümde salonlara gelecek olan filmin ilk kısmı Vol 1. Tarantino bizi ilk cilde davet ediyor.
EKİBİNE SADIK BİR YÖNETMEN
Tarantino, ekibine sadık bir yönetmen. Çalıştığı oyuncularla bir daha, bir daha çalışmayı seviyor. Reservoir Dogs’da birlikte çalıştığı Michael Madsen’la Kill Bill için tekrar bir araya gelen yönetmen, filmin başrolünü de Pulp Fiction’dan tanıdığı Uma Thurman’a vermiş. “Uma Thurman benim baş kadınımdır; Gong Li, Zhang Yimou için neyse, Belmondo, Godard için neyse, Uma da benim için O” diyor yönetmen.
Kill Bill’in bir başka tanıdık yüzü de yine Pulp Fiction’ın iki kiralık katilinden biri olarak hatırladığımız, ardından Jackie Brown’da yine izleyip beğendiğimiz Samuel L. Jackson. Usta aktör, Tarantino’nun yeni filmindeki ufak rolü için telefona sarılmış. “Yeni bir film çekiyormuşsun ve ben oynamıyormuşum” diyen Jackson’a, Tarantino hemen bir rol bulmuş.
BİR ŞANS DAHA …
Tarantino’nun bir başka huyu da, gözden düşmüş oyunculara bir şans daha tanımasıdır. Kill Bill’de bu sefer şans David Carradine’e gülmüş. Bir zamanların ünlü televizyon dizisi Kung Fu’nun çekirge’si olan deneyimli aktör 90’larla birlikte gözden düşmüş, üçüncü sınıf televizyon filmleriyle kariyerini devam ettirmek zorunda kalmıştı.
Tarantino ve Carradine
Tarantino daha önce John Travolta, Michael Madsen, Pam Grier ve Robert Forster ile yaptığını bu sefer de Carradine ile yapıyor ve çocukluğunda hayran olduğu, bu 140’dan fazla filmde rol almış yıldıza ‘bir şans daha’ tanıyor.
FİLM MEKANLARI
Film, çekildiği mekanlarla da ilgi çekiyor. ABD’de Los Angeles ve Texas’ta yapılan çekimler dışında, ekip neredeyse bir dünya turuna çıkmış. Çekim yapılan şehirler Japonya’da Tokyo, Çin’de Pekin ve Hong Kong. Listeye bir de Meksika’yı eklemek lazım.
